Randevu ve bilgi için haftanın her günü 09:00 - 22:00
Saatleri arasında +90 506 705 37 96 numaralı sabit hattan bizi arayabilirsiniz.

Tekrarlayan Düşük Sebepleri Nelerdir?

Tekrarlayan Düşük Sebepleri Nelerdir?

Çocuk sahibi olmayı bekleyen çiftlerin karşılaştığı en önemli sorunlardan biri düşük yapma riskidir. Tekrarlama olasılığı, nedenleri ve bir sonraki gebeliğin sağlıklı geçmesinin nasıl sağlanacağı, yanıtlamaya çalıştığımız sorulardır.

Tıpta baş döndürücü gelişmelere rağmen konuyla ilgili sınırlı tedavi, sorunun önemini vurgulamak için yeterlidir. Kürtajın hafta sayısı ve aşaması ne olursa olsun, aile üyelerini ve doktorları rahatsız eden rahatsız edici bir durumdur. Bunlar arasında tekrarlayan düşük (tekrarlayan alışılmış düşük) sorunlu olabilir.

Kürtaj (Düşük)

Gebeliğin 20. haftasından önce bebeğin kaybedilmesine düşük denir. Aslında gebeliklerin %30'u düşüklere neden olur ve bunların çoğu hamilelikten önce hissedilmeyen düşüklerdir. 20 hafta içinde 3 hafta veya daha uzun süren düşüklere tekrarlayan düşük denir.

muayenehane olarak doğrulanmayan gebelik kayıplarına biyokimyasal kayıp denir. Ultrason görüntüsü alınmadan önce bir kayıp vardır. Gebeliğin ultrasonla gözlemlenmesinden sonra, düşük yapma olasılığı %15'tir. Bir kadının yaşamı boyunca düşük yapma olasılığı %25'tir.

Erken Gebelik Kaybı!

Gebeliğin 13. haftasından önce meydana gelen düşüklere verilen isimdir. Genellikle gebeliğin ilk üç ayında ortaya çıkar. Erken gebelik düşüklerinin %50'sinden fazlası, tekrarlayan özellikleri olmayan fetüste rastgele kromozomal anormalliklerden kaynaklanır. Kısacası doğanın kötü ürünlere karşı koruma mekanizması denilebilir.

Bu anormal sonuç nedeniyle, yaşlı kadınlar da düşük yapma olasılığını artıran bir durumdur. Gebelerde kontrol altına alınamayan bazı sistemik hastalıklar da tekrarlayan düşüklere neden olabilir. Tiroid hastalığı, diyabet, enfeksiyonlar, ilaçlar, bazı kimyasallar, radyasyon anestezik gaz maruziyeti de düşüklere neden olabilir.

Düşüğe Sebep Olan Etkenler Nelerdir?

Sanılanın aksine fiziksel egzersiz, seyahat, cinsel aktivite ve yürüyüş düşüklere neden olmaz. Ciddi riskler olmadığında herhangi bir kısıtlamaya gerek yoktur. Düşük tehdidinin en önemli belirtileri ağrı, kanama ve kramplardır. Kanama şeklinde olabileceği gibi şiddetli de olabilir. Ancak hamilelik sırasında oluşabilecek kanamaların mutlaka doktor kontrolünde kontrol altına alınması gerekir.

Düşük nedeni araştırılırken genel fizik muayene, jinekolojik muayene ve ultrason muayenelerinin yanı sıra rahim filmi, rahim boşluğu biyopsisi, düşük yapılan bölgenin genetik muayenesi de istenir ve mümkünse bağışıklık sistemi araştırması da gereklidir. Tekrarlayan düşükleriniz varsa, sebeplerini mutlaka araştırmalısınız.

Düşük İçin Antikor

Antikorlar, vücudun savunma sistemi tarafından üretilen ve savaşta kullanılan karmaşık yapılardır. Bununla birlikte, bazen vücudun normal dokularına karşı antikorlar üretilir. Tekrarlayan düşükleri olan her 100 kadından 15'inde belirli bir antikor tipi bulunur. Anti-fosfolipid antikorları (aPL) olarak adlandırılan bu yapılar, düşüklere neden olabilir.

Normal doğum yapan kadınlar arasında APL insidansı %2 kadar yüksektir. İstatistikler, yüksek bir aPL varsa ve tekrarlayan düşük öyküsü varsa, başarılı bir yeni gebelik şansının 1/10 olduğunu göstermektedir. Nedenleri arasında anne babanın kromozomal hastalıkları, rahimdeki bazı problemler, miyomlar ve doğuştan olabilen yapısal bozukluklar sayılabilir.

Prolaktin (PRL), anne sütü üretimini uyaran bir hormondur. Beynin altındaki hipofiz bezi adı verilen bir bezin ön loblarından salgılanır. Bazı kadınlarda bu hormonun salgılanması normal seviyelerin üzerine çıkar. Bu durumda hastanın yumurtlama düzeni ve adet döngüsü bozulur. Bu hastalarda tekrarlayan düşükler de sık görülür. Ancak nedensellik kurulamaz. Belki de bu iki durum birlikte başka bir sorunun tezahürüdür. Hiperprolaktineminin düzeltilmesi ile düşükler azalmaktadır.

Düşüğe Neden Olan Kistler!

Ultrason muayenesi sırasında yumurtalık yüzeyinde inci gibi dizilen birçok kistik yapı görülebilir. Bunlar aslında folikül adı verilen normal ookistlerden daha küçüktür. Bu nedenle kistin adı aslında bir yanlış isimdir ve patolojik bir kist olarak kabul edilir ve hastaların endişelenmesine gerek yoktur. Hormonal dengesizlikler ve yumurtlama sorunları yaygındır.

Hizmetlerimiz

Copyright © Telif Hakkı 2025 Tüm Hakları Saklıdır. | Turkuvazsoft SEO Hizmeti

Telefon Whatsapp Randevu Online Görüşme
Whatsapp Telefon