Randevu ve bilgi için haftanın her günü 09:00 - 22:00
Saatleri arasında +90 506 705 37 96 numaralı sabit hattan bizi arayabilirsiniz.

Sezeryan Doğum

Sezeryan Doğum

Sezaryen Doğum Nedir?

Sezaryen doğum, bebeğin vajinal yolla değil cerrahi bir operasyonla annenin karın ve rahim duvarı açılarak dünyaya getirilmesidir. Bu yöntem, doğumun doğal yollarla gerçekleşmesinin mümkün olmadığı veya anne-bebek sağlığını riske atan durumlarda başvurulan güvenli bir alternatiftir. Sezaryen, planlı şekilde önceden belirlenen tarihte yapılabildiği gibi, doğum sırasında gelişen acil bir durum sonucunda da uygulanabilir. Modern tıpta gelişen teknikler sayesinde sezaryen doğumlar hem anne hem de bebek için oldukça güvenli hale gelmiştir.

Her ne kadar sezaryen günümüzde sıkça başvurulan bir doğum yöntemi olsa da, normal doğumun önüne geçmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Son yıllarda yapılan düzenlemelerle birlikte, tıbbi gerekçe bulunmayan durumlarda sezaryen doğum yapılmasının sınırlandırıldığı görülmektedir. Özellikle Resmî Gazete'de yayımlanan yeni yönetmeliğe göre, özel tıp merkezlerinde planlı sezaryen yalnızca tıbbi zorunluluk olduğunda gerçekleştirilebilecektir. Bu sayede gereksiz sezaryen oranlarının azaltılması ve anne-bebek sağlığının önceliklendirilmesi amaçlanmaktadır.

Sezeryan Doğum Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

Sezaryen doğumun tercih edilme nedenleri, genellikle anne ya da bebek sağlığını riske atan durumlardır. Bu tür durumlar hekim tarafından dikkatle değerlendirilir ve vajinal doğumun uygun olmadığına karar verilirse sezaryen doğum tercih edilir. En yaygın tıbbi gerekçeler arasında şunlar yer alır:

  • Bebeğin uygun pozisyonda olmaması (örneğin makat gelişi)

  • Çoğul gebelik

  • Daha önce sezaryen doğum yapılmış olması

  • Plasentanın doğum kanalını kapatması (plasenta previa)

  • Anne adayında ciddi sağlık sorunlarının bulunması (kalp, tansiyon, diyabet vb.)

Ancak unutulmamalıdır ki sezaryen doğum, yalnızca tıbbi zorunluluklar çerçevesinde uygulanması gereken bir yöntemdir. Bu doğrultuda, Resmî Gazete'de yayımlanan son yönetmeliğe göre; özel tıp merkezlerinde tıbbi gerekçe olmadan planlı sezaryen doğumların yapılması artık yasaklanmıştır. Bu düzenleme ile, sezaryen doğumun yalnızca gerçekten gerekli olduğu durumlarda yapılması ve gereksiz müdahalelerin önüne geçilmesi hedeflenmektedir. Böylece anne ve bebek sağlığının daha doğal ve güvenli şartlar altında korunması amaçlanmaktadır.

Sezeryen Doğum Nasıl Yapılır?

Sezaryen doğum, steril ameliyathane ortamında ve genellikle lokal (spinal ya da epidural) anestezi altında gerçekleştirilir. Operasyon süresi ortalama 30 ila 60 dakika arasında değişir. Genel adımlar şu şekildedir:

  1. Hazırlık Aşaması: Anneye uygun anestezi uygulanır ve karın bölgesi steril hale getirilir. Nabız, tansiyon ve oksijen seviyesi sürekli kontrol altında tutulur.

  2. Kesi Yapılması: Genellikle bikini bölgesine yatay bir kesi atılır. Bu kesiden karın katmanları ve rahim açılır.

  3. Bebeğin Alınması: Ameliyat sırasında bebek nazikçe çıkarılır ve hemen sağlık kontrolleri yapılır. Plasenta da rahimden alınarak işlem tamamlanır.

  4. Dikiş ve Kapanış: Rahim ve karın katmanları dikkatlice dikilir. Anne, genellikle birkaç saat içerisinde ayağa kalkabilecek duruma gelir.

Sezaryen doğum sonrası iyileşme süreci vajinal doğuma göre daha uzun sürse de, günümüzde kullanılan dikiş teknikleri, ağrı kesiciler ve antibiyotikler sayesinde bu süreç oldukça konforlu geçirilebilmektedir.

Sezaryen Doğum Riskleri Nelerdir?

Her cerrahi müdahalede olduğu gibi sezaryen doğumun da bazı riskleri bulunmaktadır. Bu riskler hem kısa vadede hem de uzun vadede etkili olabilir. İşte başlıca sezaryen riskleri:

  • Enfeksiyon: Karın bölgesinde ya da rahim içinde enfeksiyon gelişme riski vardır. Antibiyotik kullanımıyla bu risk azaltılır.

  • Kanama ve pıhtı oluşumu: Ameliyat sırasında ya da sonrasında aşırı kanama oluşabilir. Aynı şekilde bacaklarda veya akciğerde pıhtı gelişme riski de mevcuttur.

  • Yara yeri sorunları: Kesi bölgesinde iltihap, açılma veya geç iyileşme gibi komplikasyonlar görülebilir.

  • Rahim yırtılması riski: Özellikle daha önce sezaryen geçiren kadınların sonraki gebeliklerinde rahim duvarında zayıflama olabilir.

  • Bebekte solunum sorunları: Sezaryenle doğan bebeklerde doğum sonrası geçici solunum sıkıntısı yaşanabilir.

Bu riskler her anne adayı için geçerli olmayabilir. Ancak bu ihtimaller dikkate alınarak sezaryenin sadece gerektiğinde yapılması önem taşır. Gerekli önlemler alındığında sezaryen güvenli ve kontrollü bir doğum seçeneğidir.

Sezaryen Doğum Kimlere Yapılabilir?

Sezaryen doğum, belirli sağlık koşullarına sahip olan anne adaylarına önerilen bir yöntemdir. Aşağıdaki durumlarda sezaryen doğum yapılması uygundur:

  • Yüksek riskli gebelikler: Kalp hastalığı, preeklampsi, diyabet gibi rahatsızlıkları olan anneler için sezaryen güvenli bir seçenektir.

  • Önceki doğumlar sezaryenle olmuşsa: Rahim yırtılma riski taşıyan anneler genellikle tekrar sezaryenle doğum yaparlar.

  • Bebekte doğum kanalına uyumsuzluk: Bebeğin iri olması veya annenin pelvik yapısının dar olması durumunda sezaryen kaçınılmaz olabilir.

  • Çoğul gebelik yaşayan anneler: Özellikle bebeklerin pozisyonları doğumu zorlaştırıyorsa sezaryen önerilir.

  • Zamanında doğum başlamayan ya da doğumun ilerlememesi: Uzun süreli doğum eyleminde bebek sıkıntıya girebilir, bu da sezaryeni gerekli kılar.

Ayrıca bazı acil durumlar geliştiğinde doğum eylemi sırasında da sezaryene karar verilebilir. Anne adaylarının bu süreçte doktorlarına güvenmeleri ve bireysel sağlık koşullarını dikkate alarak doğum yöntemini belirlemeleri büyük önem taşır.

Sezeryan Doğum Kimlere Yapılamaz?

Sezaryen doğum, genellikle güvenli bir cerrahi müdahale olarak kabul edilse de her hasta için uygun olmayabilir. Özellikle bazı tıbbi durumlarda ya da cerrahi risklerin yüksek olduğu hastalarda sezaryen doğum önerilmeyebilir. Örneğin, ciddi derecede pıhtılaşma bozukluğu olan, kan sulandırıcı ilaç kullanmak zorunda olan, önceki ameliyatlardan dolayı karın içi yapışıklıkları bulunan veya genel anesteziye karşı alerjisi bulunan hastalarda sezaryen doğum dikkatle değerlendirilmelidir.

Ayrıca, sezaryen doğumun zorunlu olmadığı, normal doğumun mümkün ve güvenli olduğu durumlarda da bu yönteme başvurulmamalıdır. Özellikle son yönetmelik doğrultusunda, özel tıp merkezlerinde tıbbi gerekçe olmadan planlı sezaryen doğum yapılması artık yasaklanmıştır. Bu nedenle, yalnızca gerekli tıbbi endikasyonlar doğrultusunda sezaryen uygulanmalıdır.

Sezeryan Doğum Sonrası Kanama Olur Mu?

Sezaryen doğum sonrasında hafif ya da orta düzeyde vajinal kanama olması normaldir. Bu kanama, doğumdan sonra rahmin toparlanma sürecine bağlı olarak ortaya çıkan lohusalık akıntısıdır ve genellikle birkaç hafta içinde azalır. Ancak, aşırı kanama, büyük pıhtılarla birlikte gelen akıntı, kötü koku ya da yoğun ağrı gibi belirtiler varsa mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Ayrıca, sezaryen sırasında karın boşluğunda ya da rahimde oluşabilecek iç kanama riski de vardır. Bu gibi komplikasyonlar nadirdir ancak doktor kontrolü altında dikkatle izlenmelidir. Annelere doğum sonrasında düzenli olarak tansiyon, nabız ve kan değerleri ölçülerek kanama riski takip edilir.

Sezaryen Doğum Aşamaları

Sezaryen doğum belirli cerrahi adımlarla gerçekleştirilir ve steril bir ameliyathane ortamında uygulanır. İşte sezaryen doğumun temel aşamaları:

  1. Hazırlık ve Anestezi: Anneye spinal ya da epidural anestezi uygulanır. Bu sayede anne uyanıktır ama belden aşağısı uyuşturulmuştur.

  2. Cilt Kesisi: Karın bölgesine yatay veya dikey kesi yapılır.

  3. Rahme Ulaşım: Karın katmanları açılarak rahme ulaşılır ve rahim kesilir.

  4. Bebeğin Doğurtulması: Bebek rahimden çıkarılır, göbek bağı kesilir ve ilk sağlık kontrolleri yapılır.

  5. Plasentanın Alınması ve Temizlik: Plasenta alınır, rahim temizlenir.

  6. Dikiş ve Kapatma: Rahim, karın ve cilt katmanları dikkatlice dikilir.

Bu süreçte anne sürekli kontrol altında tutulur ve doğum boyunca gerekli destek sağlanır.

Sezaryen İle Doğum Ne Kadar Sürer?

Sezaryen doğumun süresi genellikle 30 ila 60 dakika arasındadır. Bu sürenin büyük bölümü hazırlık, anestezi uygulama ve cerrahi dikiş işlemleri ile geçer. Bebeğin rahimden çıkarılması genellikle ilk 5–10 dakika içinde tamamlanır. Geri kalan sürede plasenta alınır ve katmanlar dikkatli şekilde dikilir.

Ancak, daha önce geçirilmiş sezaryen, karın içi yapışıklıklar ya da beklenmedik komplikasyonlar varsa işlem süresi uzayabilir. Deneyimli bir ekip tarafından gerçekleştirilen sezaryenlerde süre kısa tutulur ve anne-bebek sağlığı ön planda olur.

Sezaryen Sırasında Acı Hissedilir Mi?

Modern sezaryen doğumlarda kullanılan epidural veya spinal anestezi sayesinde anneler doğum sırasında acı hissetmez. Belden aşağı uyuştuğu için ağrı duyulmaz ancak dokunma ve çekilme hissi algılanabilir. Bu durum bazı kadınlarda hafif bir rahatsızlık hissine neden olabilir, ancak bu geçicidir ve işlem süresince doktorlar annenin konforunu sağlamak için gerekli desteği verir.

Nadir durumlarda, anestezinin yeterli olmadığı hissedilirse ek ilaçlarla müdahale edilir. Annenin bilinçli olması sayesinde doğuma dair duygusal bağ kurulabilir, bazı durumlarda bebeğin ilk ağlaması bile duyulabilir.

Sezaryen Sonrası Ağrı Kaç Gün Sürer?

Sezaryen sonrası ağrı genellikle ilk 2–3 gün içinde daha belirgindir. Bu süreçte anneye ağrı kesiciler verilir ve hareket kabiliyeti kademeli olarak artırılır. İyileşme süreci kişiden kişiye değişmekle birlikte, ilk hafta içerisinde ağrılar azalır.

Genellikle 2. haftadan itibaren hafif ağrılar dışında büyük bir rahatsızlık kalmaz. Ancak, ağır kaldırmak, ani hareketler yapmak veya dikişlere zarar verebilecek davranışlardan kaçınılmalıdır. 6 hafta içinde tam iyileşme beklenir. Doktor kontrolleri aksatılmamalı ve reçete edilen ilaçlar düzenli kullanılmalıdır.

İşlem Sonrası Dikiş İzi Ne Zaman Gider?

Sezaryen doğum sonrasında karın alt bölgesinde küçük bir dikiş izi kalabilir. Bu iz, ilk etapta kırmızı ve belirgin olabilir ancak zamanla silikleşir. Modern dikiş teknikleri sayesinde iz daha az görünür olur ve çoğu kadın bikini altında kaldığı için rahatsız edici bulmaz.

İz genellikle 6 ay ile 1 yıl arasında belirginliğini kaybeder. Cilt tipine bağlı olarak bazı kadınlarda iz daha kalıcı olabilir. Doktorunuzun önerdiği yara izini azaltıcı kremler ve güneşten korunma uygulamaları ile bu izlerin görünürlüğü daha da azaltılabilir.

İstanbul Sezaryen Doğum Fiyatları 2025

2025 yılı itibarıyla İstanbul’da sezaryen doğum fiyatları hastaneye, doktor tecrübesine, kullanılan ekipmanlara ve sunulan hizmetlere göre değişiklik göstermektedir. Özel hastanelerde sunulan konforlu doğum paketleri, doğum sonrası bakım, bebek hemşireliği ve odada konaklama gibi detaylara göre farklı ücretlendirilir.

Ancak unutulmamalıdır ki özel tıp merkezlerinde, tıbbi gerekçe bulunmayan planlı sezaryen doğumlar artık yapılamamaktadır. Bu nedenle doğum planı yapılırken mutlaka kadın doğum uzmanı ile görüşülmeli, gerekli kontroller ve muayeneler sonrası karar verilmelidir.

Hizmetlerimiz

Copyright © Telif Hakkı 2025 Tüm Hakları Saklıdır. | Turkuvazsoft SEO Hizmeti

Telefon Whatsapp Randevu Online Görüşme
Whatsapp Telefon